Netflix ekranlarının karanlık ve büyüleyici dünyası Mindhunter, tıpkı kayıp bir klasik gibi, hayranlarının zihinlerinde yer etmeye devam ediyor. Bitmeyen dedikodular ve umutlarla çevrili üçüncü sezon beklentisi, şimdilerde bambaşka bir fısıltıyla yankılanıyor: Acaba David Fincher’ın bu başyapıtı, beklediğimiz dizi formatında değil de, uzun metrajlı filmler olarak mı geri dönecek?
Açıkçası, bu haber içimizi bir yandan heyecanla doldururken, bir yandan da o tanıdık “acaba olur mu?” şüphesiyle karıştırıyor. Tıpkı yıllardır beklediğimiz diğer popüler kültür efsaneleri gibi, “Mindhunter”ın üçüncü sezonu da bir türlü somutlaşamadı. Ancak son gelen haberler, bu bekleme sürecine farklı bir boyut katıyor. Dizinin yıldızlarından Holt McCallany‘nin verdiği bir röportaj, hayranların aklını başından aldı: “Mindhunter”ın bir sezon yerine, üç adet ikişer saatlik film olarak geri dönme ihtimali var!
Kulağa harika geliyor, değil mi? FBI’ın Profilleme Birimi’nin doğuşuna tanıklık ettiğimiz, seri katillerin zihinlerine doğru tüyler ürpertici bir yolculuğa çıktığımız o eşsiz atmosferi beyaz perdede deneyimlemek… Ancak burada kilit nokta, her zamanki gibi, dahi yönetmen David Fincher’ın kendisi. McCallany’nin de belirttiği gibi, bu dönüşümün gerçekleşmesi, Fincher’ın senaryolardan tam anlamıyla tatmin olmasına ve projeyi hayata geçirecek zamanı ve isteği bulmasına bağlı. Fincher’ın titizliği ve mükemmeliyetçi yaklaşımını düşündüğümüzde, bu bekleyiş biraz daha uzayabilir ama sonuç kesinlikle buna değecektir.
Şimdilik elimizde olan ise, Mindhunter’ın her iki sezonunun da Netflix’te yayında olması. Eğer bu gizemli dünyaya henüz adım atmadıysanız veya o tüyler ürpertici diyalogları, psikolojik derinliği yeniden yaşamak istiyorsanız, tam zamanı. Belki de yeniden izlerken, bu karakterlerin ve hikayelerin beyaz perdede nasıl bir etki yaratacağını hayal etmek, bekleyişimizi daha da keyifli hale getirir.
“Mindhunter” evrenine yeniden dalmak, bizi sadece gerilim dolu bir hikayeye değil, aynı zamanda insan zihninin en karanlık köşelerine de götüren bir deneyim. Umalım ki Fincher’ın vizyonu, bu eşsiz hikayeyi film formatında da olsa bizlere sunar ve o bekleyiş, sonunda tatlı bir sona ulaşır. Siz ne dersiniz, “Mindhunter”ı film olarak izlemek mi, yoksa üçüncü sezonu beklemek mi istersiniz?
Aklında bir şey mi var?
Yorumları göster / Yorum bırak