The Wizard of Oz evreni, sinema tarihinin en parlak ve masalsı yolculuklarından biri olarak belleklere kazındı. Fakat 2017 yılında NBC ekranlarında yayımlanan Emerald City, bu klasiği bambaşka bir gözle yorumladı. Dizinin merkezinde, alışılmış Dorothy’den çok daha karmaşık, güçlü ve karanlık bir karakter var: Adria Arjona’nın hayat verdiği yetişkin Dorothy Gale.
Emerald City, Victor Fleming’in 1939 tarihli rengârenk klasiğinden çok uzak; daha çok Game of Thrones’un fantastik yapısını andıran bir tonda ilerliyor. Serinin yaratıcısı Tarsem Singh, Oz dünyasını karanlık politik oyunların, büyüyle harmanlanmış güç savaşlarının ve kadim sırların hâkim olduğu bir evren olarak kuruyor. Bu bakış açısı, L. Frank Baum’un orijinal metinlerine daha sadık kalınarak, klasik peri masalının gölgelerine odaklanıyor.
Arjona’nın Dorothy’si, modern bir kadının kırılganlığı ile inatçılığını birleştiriyor. Karakterin Kansas’tan Oz’a geçişi yalnızca fiziksel bir yolculuk değil; kimlik, aidiyet ve güç arayışıyla iç içe geçen bir dönüşüm süreci. Bu yolculuk, klasik “kahramanın çağrısı” formülünü tersine çeviriyor; çünkü Dorothy’nin kaderi, seçimlerinden değil, kaçışsızlıklarından şekilleniyor.
Dizi, 10 bölümde Oz’un tanıdık yüzlerini farklı kimliklerle yeniden sunuyor: Korkuluk, Teneke Adam ve Aslan, her biri bambaşka travmalarla yeniden şekillenmiş figürlere dönüşüyor. Görsel tasarım ise Singh’in sinematik estetiğini yansıtıyor: gotik şehirler, fütüristik mimariler ve büyüleyici renk paletleri.
Ne yazık ki Emerald City, tüm bu görsel ve tematik iddiasına rağmen yalnızca bir sezon sürdü. Ancak zaman içinde dizi, karanlık fantastik evrenlere ilgi duyan izleyiciler arasında kült bir takipçi kitlesi edindi.
Adria Arjona, bu deneyimin kariyerinde dönüm noktası olduğunu ve karakterin taşıdığı duygusal derinliğin onu oyunculuk açısından dönüştürdüğünü belirtiyor. Arjona’nın şu anda yer aldığı projeler —özellikle Andor dizisindeki performansı— onun karmaşık karakterleri başarıyla taşıyabildiğini bir kez daha ortaya koyuyor.
🎬 Emerald City, Oz masalına göz kırpan değil, onu cesurca yeniden kuran bir yapım. Hâlâ izlemeyenler için karanlık, politik ve görsel olarak çarpıcı bir deneyim sunuyor.
Aklında bir şey mi var?
Yorumları göster / Yorum bırak