2014 yılına dönelim. Netflix, henüz “DVD kiralayan şirket” etiketiyle biliniyor ve internet üzerinden dizi-film yayınlama fikri, sektörde hala “çılgın bir deneme” olarak görülüyor. Ancak bu cesur adım, kısa sürede çığır açacak. Zaten var olan içerikleri yayınlamakla kalmayan Netflix, “Arrested Development” gibi hayranların favorisi dizilerini hayata döndürerek, sadece bir dağıtıcı değil, aynı zamanda bir yapımcı olduğunu da kanıtlıyor.
Orijinal İçeriğe Cesur Bir Atılım
Geri dönen dizilerle yetinmeyen Netflix, çıtayı yükseltmek istiyor. David Fincher imzalı politik gerilim “House of Cards” ve hapishane draması “Orange is the New Black” ile orijinal içeriğin ne denli etkili olabileceğini gösteriyor. Bu yapımlar, Netflix’i anında HBO gibi premium rakiplerinin ligine taşıyor. Ve şimdi, gözünü HBO’nun tartışılamaz kralı **”Game of Thrones”**un tahtına dikiyorlar.
Bu büyük hedef için seçilen isim ise “Marco Polo”. Başlangıçta Starz için geliştirilen dizi, 90 milyon dolarlık devasa bir bütçeyle Netflix’in dikkatini çekiyor – o dönemde sadece “Game of Thrones”un gerisinde kalıyor bu rakam. Dizi, Marco Polo’nun Kubilay Han’ın sarayındaki epik maceralarını, Moğol İmparatorluğu’nun ihtişamını ve acımasızlığını gözler önüne sermeyi vaat ediyor. Ancak bu iddialı proje, 2016’da aniden iptal ediliyor. O günlerde, Netflix için bu tür bir iptal neredeyse duyulmamış bir olay. Peki, güç ve fethin bu destansı hikayesi neden tarihe karıştı?
Pahalı Bir Başarısızlık: “Marco Polo”nun Acı Sonu
Cevap basit ve acımasız: Para ve Performans. Kubilay Han’ın görkemli saraylarını yeniden yaratmak inanılmaz derecede pahalıya mal oluyor ve “Marco Polo” ne eleştirmenlerin gönlünü kazanabiliyor ne de “Game of Thrones” gibi devasa bir hayran kitlesi edinebiliyor. Eleştirmenler diziyi “gösterişli” ama “cansız” buluyorlar – Netflix’in peşinde olduğu o sürükleyici, dramatik etkiyi yakalayamıyor.
Bu, Netflix’in orijinal içerik serüvenindeki ilk büyük tökezlemesi oluyor. Şirketin her projesiyle tam isabet sağlayamadığının acı bir kanıtı. Ve bu, pahalıya patlayan bir ders oluyor. İptal edildiğinde, “Marco Polo”nun Netflix’e maliyeti tam 200 milyon doları bulan bir zarar olarak kayıtlara geçiyor. Netflix ve The Weinstein Company’nin bu iptal kararını “karşılıklı” alması, projenin kendilerinden beklenen yüksek beklentileri karşılayamadığını sessizce kabullendiklerini gösteriyor.
Miras ve Gelecek: “Game of Thrones” Avı Devam Ediyor
Bugün, iptalinin üzerinden neredeyse on yıl geçmesine rağmen, “Marco Polo” Netflix’in giderek büyüyen kütüphanesinde unutulmaya yüz tutmuş bir isim. “Game of Thrones” ise kendi spin-off’larıyla varlığını sürdürmeye devam ediyor.
Peki Netflix, kendi “Game of Thrones”unu yaratma rüyasından vazgeçti mi? Kesinlikle hayır. Bu arayışın en son ve en iddialı örneği, “Game of Thrones”un yaratıcıları David Benioff ve D.B. Weiss’ın imzasını taşıyan Çin bilim kurgu klasiği “Three-Body Problem” uyarlaması. İlk sezonu için 233 milyon doların üzerinde bir bütçeye sahip olduğu tahmin edilen bu dizi, şimdilik Netflix için bir başarı gibi görünüyor ve ikinci sezon onayı da yolda. Belki de “Three-Body Problem” hayranları, bu başarıya giden yolu açtığı için “Marco Polo”ya sessiz bir teşekkür borçludur, ne kadar kendisi o günü görememiş olsa da.
Aklında bir şey mi var?
Yorumları göster / Yorum bırak