Hannah Lee ve Hafızanın Izgarası
Hannah Lee’nin James Fuentes Galerisi’ndeki ilk kişisel sergisi, adını inancın ve hafifliğin sembolü olan “Dumbo’nun Tüyü”nden alıyor. Bu isim, Lee’nin tuval yüzeyinde askıda bıraktığı rüya benzeri anların kırılgan ve büyülü doğasına bir gönderme niteliğinde. Sanatçının yağlı boya çalışmaları, dış dünya ile içsel deneyim arasındaki o hassas eşikte durarak, bilincin sessiz ve çoğu zaman gözden kaçan manzaralarına bir kapı aralıyor.
Lee’nin sanatı, görme eyleminin kendisine bir yolculuktur. Yasal olarak görme engelli olan sanatçı için tuval, dünyanın parçalarını yeniden bir araya getirdiği, belleği ve bedeniyle hissettiği bir alana dönüşür. Referans aldığı fotoğrafları hassas bir ızgara sistemiyle tuvale aktarırken, bu mekanik süreç paradoksal bir şekilde onu özneden özgürleştirir. Izgara, sanatçının dünya ile kurduğu ilişkiyi yeniden tanımlayan, mesafeyi hem yaratan hem de kapatan bir araç haline gelir. “Yağmurlu Gece”deki iki figür arasında yankılanan bilinçaltı jesti gibi, onun resimleri hepimizin bedeninde taşıdığı haptik anıları çağırır.
Serginin anahtarı niteliğindeki “Mauna Kea”, bu felsefenin görsel manifestosudur. Uçsuz bucaksız bir dağ manzarasının gölgesinde duran insan silüetleri, sadece bir manzarayı değil, aynı zamanda “bakma” eyleminin kendisini gözlemler. Bu eserin hemen yanı başında duran “Krom Ceket” ise, sanki o dağ manzarasının devasa ızgarasından cımbızla çekilip soyutlanmış tek bir karedir. Böylece Lee’nin ızgarası, her bir tabloyu bir diğerine bağlayan, sürekli genişleyen holografik bir ağ olarak kavranmaya başlar. Her yüzeyi ve yansımayı tanımlayan bu ince, görünmez ağ, bilincin kendisi gibi işler.
Hannah Lee’nin resimleri, gerçekliğin anlık ve yavaş akışını yakalayan yüzeyler ve eşiklerdir. Her bir resim, yüzeyin altındaki katmanlı hafızayı hissettirir. Lee’nin fırçasından dökülen her an, aslında kendi sessizliği içinde bütün bir varoluş evrenine açılan bir kapıdır; hem son derece kişisel hem de evrensel bir anı.
Aklında bir şey mi var?
Yorumları göster / Yorum bırak