Akıştasın: “Peacock” (2024): Sanatçının Kiralaması ve Kimlik Krizinin Acımasız Komedisi!

Yükleniyor
svg

“Peacock” (2024): Sanatçının Kiralaması ve Kimlik Krizinin Acımasız Komedisi!

Ağustos 23, 20255 dk okuma süresi

Hazırlanın, çünkü sinemada sizi hem kahkahalara boğacak hem de kim olduğunuzu sorgulatacak, keskin zekâlı bir komedi var! Yönetmen Bernhard Wenger’in ilk uzun metrajlı filmi olan “Peacock” (Tavus Kuşu) (2024), modern sosyal hayatın ve performans baskısının absürtlüğünü mercek altına alan, eleştirmenlerden tam not almış bir hiciv başyapıtı.

Filmin merkezinde, “başkalarının olmasını istediği kişi” olmaktan kendine bir kariyer yaratmış Matthias (Albrecht Schuch’un fenomenal performansıyla hayat bulan bir karakter) var. Onun işi, tuhaf ve komik senaryolarla dolu: Mükemmel bir oğul olmak, kültürel bir erkek arkadaşı canlandırmak veya zorlu bir sohbet için bir destekçi olmak için para alıyor. O, her rolünde dahi derecesinde başarılı, ancak profesyonel hayatı bu kadar parlarken, kız arkadaşı Sophia ile olan kişisel hayatı parçalanıyor. Sophia onu “boş bir sayfa” olmakla suçluyor ve onu terk ettiğinde, Matthias hayatının en büyük meydan okumasıyla yüzleşmek zorunda kalıyor: Bir rol oynamadığında kim olduğunu bulmak!

“Peacock”, modern sosyal yaşamın ve performans baskısının saçmalıklarını inceleyen keskin ve esprili bir hiciv. Film, Matthias’ın kariyerinin bir serüveni gibi ilerliyor; burada bir ideal arkadaş, zorlu bir sohbet için bir partner ve hatta bir dövüş provası için bir partner olmak için tutuluyor. Ancak film, Matthias’ın kişisel hayatına döndüğünde, onun kendi kimliğini sorgulamasını sağlayan acı bir gerçek ortaya çıkıyor. Yıllardır istediği kimliklere bürünen bu adam, artık kendi kimliğine yabancılaşmış durumda.

Yönetmen Bernhard Wenger’in vizyonu, ödüllü kısa filmlerinden sonra ilk uzun metrajlı filmine güvenle geçiş yapmasıyla benzersiz bir ses sunuyor. Onun amacı, insanların sosyal onay için para ödemeye istekli olduğu “kendi gerçekliğimizin absürtlüğünü” ifşa etmek. Wenger, kahramanın steril ve aşırı küratörlü dünyasını yansıtmak için serin, statik ve simetrik bir görsel stil kullanıyor. Filmin mizahı, diyalogdan veya slapstick’ten değil, görsel ve durumsal düzenlemelerinden geliyor. Wenger’in beden dilini, mizanseni ve karakter tepkilerini kullanması, izleyici için elle tutulur bir gariplik ve rahatsızlık hissi yaratıyor.

Filmin adı olan “Peacock” (tavus kuşu), bir eş çekmek için muhteşem bir gösteri yapan, ancak altında çok az şey olan bir kuşa atıfta bulunuyor. Bu, güzel bir dış görünüşe sahip olan ama içi boş olan Matthias’ı yansıtıyor.

“Peacock” (Tavus Kuşu), uluslararası festival sahnesinde bir sansasyon yarattı ve birden fazla ödül kazandı. 98. Akademi Ödülleri’nde En İyi Uluslararası Film dalında Avusturya’nın adayı oldu. Aynı zamanda Stockholm Uluslararası Film Festivali’nde En İyi İlk Film Ödülü’nü kazandı ve Albrecht Schuch, performansı için Avusturya Film Ödülleri’nde En İyi Başrol Erkek Oyuncu ödülüne layık görüldü.

Eleştirmenler filmi “harika bir Avusturya komedisi” olarak adlandırıyor ve Albrecht Schuch’un “zarif, yaylı performansını” övüyorlar. Filmin hem “becerikli bir fars” hem de “daha geniş bir hiciv alegorisi” olduğunu belirtiyorlar. Filmin kuru, karanlık ve absürt mizah anlayışı, Yorgos Lanthimos ve Ruben Östlund gibi yönetmenlere benzetilmesini sağlıyor.

“Peacock”, Almanca konuşulan bölgelerde Şubat 2025’te sinemalarda vizyona girdi ve 19 Eylül 2025’te ABD’de sınırlı bir gösterim yapacak.

Bu film, kesinlikle zekice, komik ve düşündürücü bir sosyal hiciv. Kendini olmadığın biri gibi gösterme baskısını hissetmiş herkes için “Peacock”, hem komik hem de rahatsız edici bir ayna görevi görüyor. Bu film, kim olduğumuzu sorgulamamızı ve performansın ötesindeki gerçek benliğimize dönmemizi hatırlatıyor. İzleme listenize eklemeyi unutmayın!

Bu haber adada kalmaya devam etsin mi?

0 People voted this article. 0 Upvotes - 0 Downvotes.
svg

Aklında bir şey mi var?

Yorumları göster / Yorum bırak

Cevap ver

Yükleniyor
svg