New York’ta sanat fuarlarının yoğun sezonunda, bağımsız sanatçılar için bir nefes alma alanı sunan Clio Art Fair, bu yıl iki ayrı edisyonla geri döndü. Chelsea’de 511 West 25th Street adresinde düzenlenen fuar, 35–40 sanatçıyı bir araya getirirken, samimi atmosferiyle büyük ölçekli fuarlara alternatif oluşturuyor.
2014’te Alessandro Berni tarafından kurulan Clio, galeri temsilciliği olmayan sanatçılara görünürlük kazandırmayı amaçlıyor. Berni, “Clio küçük doğdu. Büyük fuarlarda ziyaretçinin gözü yorgun düşüyor, sanat eserleriyle birebir diyalog imkânı kayboluyor. Bizim için önemli olan sanatçı ile izleyici arasında doğrudan bağ kurmak,” diyor.
Bu yıl fuara yapılan başvurular 500’ü aştı, bu da önceki yıllara kıyasla neredeyse iki kat artış demek. Artan ilgi nedeniyle Berni, fuarı bahar ve sonbaharda olmak üzere iki ayrı edisyona böldü.
Öne Çıkan Sanatçılar
-
Margaret Koval, yağlıboya ile gece şehir manzaralarını, benzersiz bir teknikle – keten tuvalin arkasına boya sürüp öne çıkarmak – işliyor. Ortaya hem dijital fotoğrafın piksel etkisini hem de el işi nakış estetiğini andıran işler çıkıyor.
-
Nieves Saah, Hawai mitolojisinden ilhamla tanrıça Pele’yi resmettiği eserlerinde doğaya saygı temasını işliyor.
-
Marcus Glitteris, 44 Café Bustelo kahve paketinden oluşturduğu kumaş kolajıyla dikkat çekerken, aynı zamanda fuarın sosyal ruhunu yansıtan isimlerden biri oldu.
-
Ayrıca Güney Kore’den Anikoon’un Pop Art esintili tuvallerinden, Los Angeles merkezli Mary Lai’nin tekstil dokusunu andıran ahşap üzerine resimlerine kadar çok sayıda uluslararası sanatçı Clio’da yer alıyor.
“Sanatçıyı Önceleyen Fuar”
Clio’nun en belirgin özelliği, sanatçılarla doğrudan temas kurma fırsatı sunması. Ziyaretçiler eserleri sadece görmekle kalmıyor, aynı zamanda yaratım süreci hakkında doğrudan sanatçılardan bilgi alabiliyor. Bu da fuarı, büyük galerilerin temsilciler üzerinden yürüttüğü daha mesafeli ortamdan ayırıyor.
Eserlerin fiyatları 50 dolardan 150.000 dolara kadar geniş bir aralıkta değişiyor. Bu yönüyle Clio, koleksiyonerlere erişilebilir seçenekler sunarken, bağımsız sanatçılar için de güçlü bir platform olmaya devam ediyor.
Clio Art Fair, bağımsız sanatın yalnızca “alternatif” değil, sanat dünyasında merkezi bir değer taşıdığını hatırlatıyor. Belki de fuara hâlâ “anti-fuar” demek yerine, sanatçıyı merkeze koyan yeni bir fuar modeli demek daha doğru.
