Akıştasın: Sentimental Value: Joachim Trier’den Aile, Sanat ve Affetmenin İncelikli Portresi

Yükleniyor
svg

Sentimental Value: Joachim Trier’den Aile, Sanat ve Affetmenin İncelikli Portresi

Ağustos 20, 20255 dk okuma süresi

Norveçli yönetmen Joachim Trier, Cannes’da Grand Prix ödülünü kazanan yeni filmi Sentimental Value ile bir kez daha çağdaş Avrupa sinemasının merkezine oturdu. Trier, yıllardır birlikte çalıştığı Renate Reinsve ve Anders Danielsen Lie ikilisiyle yeniden buluşurken, bu kez Stellan Skarsgård gibi usta bir ismi de hikâyeye dahil ediyor. Ortaya çıkan film, bir yandan yönetmenin “Oslo üçlemesi”nin ruhunu devam ettirirken, diğer yandan aile bağları, sanatsal ifade ve kuşaklar arası travmalar üzerine yoğun bir meditasyon sunuyor.

Kırık Bir Ailenin Hikâyesi

Film, annelerinin ölümünden sonra uzun süredir uzak kaldıkları babaları Gustav’la yüzleşmek zorunda kalan iki kız kardeşin, Nora (Reinsve) ve Agnes’in hikâyesini anlatıyor. Bir zamanların ünlü yönetmeni olan Gustav, yıllar önce ailesini kariyeri uğruna terk etmiş; şimdi ise elinde yeni bir senaryoyla çıkageliyor. Senaryonun merkezinde, annesinin intiharıyla şekillenen kendi geçmişi var ve Gustav, kızına bu hikâyede başrol oynaması için ısrar ediyor. Ancak Nora için bu teklif bir özür değil, geçmişi yeniden sömürmenin başka bir yolu gibi görünüyor.

Bu çatışmanın ortasında aile evi, bir karakter gibi öne çıkıyor: anıların, travmaların ve kayıpların sessiz tanığı. Trier’in kamerası, mekânı yalnızca fon olarak değil, kuşakların yükünü taşıyan canlı bir hafıza olarak resmediyor.

Sanatın İyileştirici Ama Yetersiz Gücü

Trier’in filminde sanat hem yıkıcı hem de onarıcı bir araç. Gustav, doğrudan iletişim kuramayan bir baba olarak kızlarına yalnızca sinema üzerinden ulaşmaya çalışıyor. Ancak film, sanatın gücünü yüceltirken onun sınırlarını da gösteriyor: Bazı yaralar, yalnızca estetik bir dille kapatılamayacak kadar derin.

Bu yaklaşım, Trier’in önceki filmlerinden The Worst Person in the World’e doğrudan bağlanıyor. Yönetmenin melankoliyle mizahı harmanlayan üslubu, burada daha yoğun ve daha keskin bir biçimde karşımıza çıkıyor.

Oyunculukların Ağırlığı

Sentimental Value’un kalbi, Stellan Skarsgård ve Renate Reinsve’nin karşılıklı sahnelerinde atıyor. Skarsgård, kırılganlıkla kibri aynı anda taşıyan bir baba portresi çizerken; Reinsve, öfke ve incinmişliğin ince katmanlarını ustalıkla açığa çıkarıyor. İkilinin gerilimi, filmin en unutulmaz anlarını yaratıyor.

Yardımcı rollerde Anders Danielsen Lie’nin sakin varlığı ve Elle Fanning’in filme dahil oluşu, dramatik yapıyı daha da katmanlı hale getiriyor.

Cannes Başarısı ve Eleştirmen Yorumları

2025 Cannes Film Festivali’nde 19 dakikalık ayakta alkış alan film, festivalin en prestijli ödüllerinden Grand Prix ile taçlandırıldı.

  • Sight and Sound (BFI) filmi “miras alınan aile acıları üzerine görkemli ve yürek burkan bir meditasyon” olarak nitelendiriyor.

  • Variety, yapımı “Bergmanesque bir aile dramı” diye tanımlarken, Skarsgård’ın performansını özellikle öne çıkarıyor.

  • Paste Magazine ise filmi “yalın, içten ve izleyiciyi gözyaşına boğan” bir anlatı olarak değerlendiriyor.

Apartman No:26 Notu

Sentimental Value, bugünün seyircisine yalnızca bir aile dramı değil, sanatın sınırlarını ve duyguların ağırlığını sorgulatan bir deneyim sunuyor. Trier’in olgunlaşmış sinema dili, oyunculukların gücüyle birleşerek ortaya hem şiirsel hem de acı verici bir film çıkarıyor. Cannes’daki başarısıyla yılın en önemli yapımlarından biri şimdiden sinema tarihinde özel bir yere oturmuş durumda.

Bu haber adada kalmaya devam etsin mi?

0 People voted this article. 0 Upvotes - 0 Downvotes.
svg

Aklında bir şey mi var?

Yorumları göster / Yorum bırak

Cevap ver

Yükleniyor
svg