Akıştasın: Aneta Grzeszykowska ile “Privacy Settings” Beden, Bellek ve Maskenin Sınırında

Yükleniyor
svg

Aneta Grzeszykowska ile “Privacy Settings” Beden, Bellek ve Maskenin Sınırında

Temmuz 2, 20254 dk okuma süresi

Komşu, haberi sana okumamı ister misin?

Berlin’de bu yaz, bedenin sınırları yeniden çiziliyor. KVOST, Polonyalı sanatçı Aneta Grzeszykowska’nın Almanya’daki ilk kişisel sergisi “Privacy Settings” ile görünürlük, mahremiyet ve kimliğin inşasına dair katmanlı bir alan açıyor. Sergi, Art Collection Telekom işbirliğiyle gerçekleşiyor ve küratörlüğünü Nathalie Hoyos ile Rainald Schumacher üstleniyor.

Grzeszykowska’nın işleriyle ilk kez karşılaştığınızda, bir “beden” görüyorsunuz belki. Ama birkaç adım sonra, o bedenin bir yansıma mı, sahne mi, yoksa yalnızca bir boşluk mu olduğunu sorgulamaya başlıyorsunuz. Kimlik, onun sanatında sabit bir nesne değil—kaygan, parçalı ve çoğu zaman yokluğuyla varlık kazanan bir alan.

Sergide 2000’li yılların başından bugüne uzanan çeşitli seriler bir araya geliyor: fotoğraf, video, heykel ve performans arasında salınan işler, izleyicinin kendi mahremiyet ayarlarına, dışarıdan nasıl göründüğüne, ve neyi ne kadar “gösterdiğine” dair soru cümleleri kuruyor.

Örneğin Beauty Masks (2017) serisinde, Grzeszykowska gerçek güzellik maskeleriyle kendini yeniden kurguluyor. Gülünç ve rahatsız edici bir estetikle, sosyal medyanın tekdüze güzellik algoritmasını yüzümüze çarpıyor. Sanki “kusursuzluğun” maskesi, doğallığın ölü maskesi olmuş.

Daha yakın tarihli çalışmalarındaysa sanatçı, domuz derisi gibi “deri benzeri” malzemelerle beden fragmanları, maskeler ve hayvan-insan kırması figürler yaratıyor. Bu dokular, ilk bakışta erotik ya da fetişist bir çağrışım yaratıyor olabilir; ama yaklaştıkça görünen, yaralanmış, yitirilmiş ve hatta parçalanmış bir benlik. Tıpkı Frankenstein’ın isimsiz yaratığı gibi, Grzeszykowska’nın figürleri de ne tam insan ne tam nesne; arada, rahatsız edici derecede tanıdık.

Negative Book (2012–2013) serisi ise “siyah-beyaz” tanımını ters yüz ediyor. Grzeszykowska burada hem kendisini hem kızını siyaha boyayarak, negatif bir görsel dili son hâl olarak sunuyor. Günlük yaşamdan kesitlerle üretilen bu işler, aynı zamanda kişisel hafızanın beden üzerinden yeniden nasıl yazıldığını da sorguluyor.

Ve sonra bir kırılma daha: Franciszka serisinde, kendi çocuğunu beyaz keçe bebeklerle geleceğe yerleştiriyor. “Album” (2022) adlı çalışmasındaysa, aile albümündeki kızını dijital olarak silerek görmezden gelme, unutuş ve boşluk arasında bir hikâye kuruyor. Bir çocuk ne zaman görünmez olur?

Serginin başlığındaki “Privacy Settings” ifadesi, artık hayatımızın her dijital köşesinde karşılaştığımız bir ayar menüsü. Ama Grzeszykowska bu menüyü ekranlarımızdan çıkarıp bedenimize, cildimize, belleğimize taşıyor. Sınır nerede başlıyor? Maskemiz ne zaman bizden ayrı düşüyor?

Apartman No:26’dan not:
Aneta Grzeszykowska’nın KVOST’te açtığı bu sergi, sadece bakmayı değil, yüzleşmeyi öneriyor. Kimliğin maskesiz hâli ne kadar gerçek, ne kadar katlanılır? Privacy Settings, bu yaz Berlin’in yalnızca sergi takviminde değil, izleyicinin iç dünyasında da güçlü bir iz bırakmaya aday.

Bu haber adada kalmaya devam etsin mi?

0 People voted this article. 0 Upvotes - 0 Downvotes.
svg

Aklında bir şey mi var?

Yorumları göster / Yorum bırak

Cevap ver

Yükleniyor
svg