Akıştasın: “The Last of Us” Sezon 2, Bölüm 8 hakkında devasa SPOILER!

Yükleniyor
svg

“The Last of Us” Sezon 2, Bölüm 8 hakkında devasa SPOILER!

Mayıs 22, 20255 dk okuma süresi

UYARI: Bu yazı, “The Last of Us” Sezon 2, Bölüm 8 “The Price” hakkında SPOILER’lar içermektedir. Eğer Joel’in ve Ellie’nin paramparça olmuş dünyasındaki en son sarsıntıyı henüz deneyimlemediyseniz, hemen arkanıza yaslanın ve bu satırları kalbiniz hazır olduğunda okuyun. Çünkü bu bölüm, bildiğiniz her şeyi değiştirecek.

Bir hayaletle yüzleşmeye hazır mısınız? Pedro Pascal’ın canlandırdığı, omuzlarında dünyanın yükünü taşıyan kahramanımız Joel Miller, “The Last of Us” Sezon 2’nin sondan bir önceki, adıyla bile içimizi titreten “The Price” adlı sekizinci bölümünde, HBO ekranlarına geri dönüyor. Evet, yanlış duymadınız. Sezonun henüz ikinci bölümünde beyinlerimize kazınan o akılalmaz, o kahredici ölümünün ardından Joel’in tanıdık yüzünü görmek… Bu, bir şok dalgasından farksız. Ama bu bir diriliş değil; bu, hafızanın en acı, en tatlı koridorlarında, Ellie (Bella Ramsey) ile olan sarsılmaz (mı?) bağlarının en yüksek zirvelerine ve en karanlık çukurlarına yapılan, sinematik bir ağıt.

Neil Druckmann – evet, o efsanevi “The Last of Us Part II” video oyununun yaratıcısı – ve Craig Mazin’in birlikte yönettiği “Fiyat”, hikayesini neredeyse tamamen geri dönüşler (flashback) üzerine kuruyor. Ve bu geri dönüşler, basit bir nostalji yolculuğu değil. Druckmann’ın da dediği gibi, bu bir tesadüf değil, bilinçli bir tercih: “Evet, bunun bir uyarlamanın temel unsuru olduğunu düşündüm. Ama seyircinin Joel’in varlığına yeniden alışmasını istemedim.” Bu sözler, tüylerinizi diken diken etmiyor mu? Joel’in varlığına “yeniden alışmamızı” istemiyorlar çünkü bu anılar, belki de rahatlatmak için değil, Ellie’nin (ve bizim) içindeki o kapanmamış yarayı daha da kanatmak, o “fiyat”ın ne olduğunu suratımıza çarpmak için orada.

“Fiyat”, sadece bir bölüm adı değil; bu, Joel ve Ellie’nin attığı her adımın, aldığı her nefesin, yaptığı her seçimin bir bedeli olduğunu haykıran bir manifesto. Aşkın bedeli, korumanın bedeli, intikamın bedeli… ve belki de en önemlisi, Joel’in Ellie için ödediği o nihai bedelin, Ellie’nin ruhunda açtığı derin, iyileşmesi imkansız yaranın ta kendisi. Mazin ve Druckmann ikilisi, bizleri bir zaman makinesine bindirip o anlara geri götürürken, her bir kahkahada yaklaşan felaketin gölgesini, her bir sıcak kucaklaşmada ayrılığın soğuk nefesini hissettiriyor. Bu, sinematik bir şiir olduğu kadar, acımasız bir otopsi.

HBO, böylesine cüretkâr, böylesine duygusal olarak yıkıcı ve aynı zamanda böylesine ustaca işlenmiş bir hikayeyi ekranlara taşıyarak, televizyonun sınırlarını bir kez daha zorluyor. “Fiyat”, sadece bir dizinin sondan bir önceki bölümü değil; bu, karakter odaklı anlatının, travma ve hafıza üzerine yapılmış en vizyoner işlerden biri olarak şimdiden televizyon tarihine adını yazdırıyor. Pedro Pascal ve Bella Ramsey’nin, bu paramparça anılarda sergiledikleri performanslar ise kelimelerin ötesinde bir etki bırakıyor; her bir bakış, her bir sessizlik, sayfalar dolusu diyalogdan daha fazlasını anlatıyor.

Eğer gözyaşlarınızla yüzleşmeye, Joel ve Ellie’nin hikayesindeki en dokunaklı ve belki de en karanlık parçaları bir araya getirmeye hazırsanız, “Fiyat” sizi bekliyor. Bu bölüm, “The Last of Us” evrenindeki hiçbir şeyin tesadüf olmadığını, her bir kaybın kalıcı izler bıraktığını ve ödenen bedellerin asla unutulmayacağını bir kez daha kanıtlıyor. İzleyin ve bu modern trajedinin, bu unutulmaz aşk ve kayıp öyküsünün derinliklerinde kaybolun. Çünkü bazı bedeller22, ömür boyu ödenir.

Bu haber adada kalmaya devam etsin mi?

0 People voted this article. 0 Upvotes - 0 Downvotes.
svg

Aklında bir şey mi var?

Yorumları göster / Yorum bırak

Cevap ver

Yükleniyor
svg