Akıştasın: Shelby Jackson: “The Idea of a City” — Şehrin Hayalet Mimarisi Üzerine Bir Düşünme Alanı

Yükleniyor
svg

Shelby Jackson: “The Idea of a City” — Şehrin Hayalet Mimarisi Üzerine Bir Düşünme Alanı

Kasım 5, 20254 dk okuma süresi

Paris’teki Lo Brutto Stahl Gallery, bu sonbaharda New York merkezli sanatçı ve galerist Shelby Jackson’ın ilk kişisel sergisi **“The Idea of a City”**ye ev sahipliği yapıyor.
Sergi, Jackson’ın son beş yılda ürettiği resim, obje ve kâğıt üzerine işlerinden oluşuyor — ama asıl olarak, şehir fikrinin hem fiziksel hem de zihinsel bir inşa süreci olduğuna dair bir meditasyon sunuyor.

Bir Sanatçı, Bir Galerist, Bir Gözlemci

1990 doğumlu Shelby Jackson, New York’un alt Manhattan bölgesinde bulunan çağdaş sanat galerisi 15 Orient’in kurucusu ve direktörü. Jackson, yıllardır başkalarının eserlerine alan açarken, bu kez kendi üretim pratiğini kentlerin görünmeyen kodları üzerinden açığa çıkarıyor. Bir sanat galerisi işletmenin getirdiği mesafe ile sanatçı olmanın getirdiği içsel yakınlık, The Idea of a City’de ilginç biçimde iç içe geçmiş durumda.

Kentin Parçaları: Tuval, Nesne, Harita

Sergideki işler, ilk bakışta birbirinden farklı disiplinlerde görünse de, aynı sorunun etrafında dönüyor:
Bir şehir ne zaman bir fikir olur?
Jackson’ın resimleri, harita parçalarını andıran soyut geometrilerden oluşuyor; çizgiler, planlar, notlar ve yarım kalmış formlar, kentin hem yapısal hem de duygusal anatomisini çağrıştırıyor.

Bazı tuvallerde, binaların siluetleri izlenebilir ama hemen ardından silinir; bir diğerinde, bir yol ağı kendi kendine çöker.
Bu, inşa etme ve unutma arasındaki sürekli gerilim — kentlerin olduğu kadar insan hafızasının da doğası.

Kentin Sesini Dinlemek

Jackson’ın objeleri, mimari maketlerle gündelik eşyalar arasında bir yerde duruyor.
Beton dokularla kaplı küçük yüzeyler, kırılmış neon parçaları, eski tabelalar…
Hepsi, modern şehrin hem estetik hem de duygusal kalıntıları gibi.
Bu işler, bir kentin yalnızca binalardan değil, kaybolan seslerden, gecikmiş bakışlardan ve eksik planlardan da oluştuğunu hatırlatıyor.

Bir Kentsel Düşünce Deneyi

“The Idea of a City”, başlı başına bir kent deneyimi gibi kurgulanmış.
Ziyaretçi, sergi mekânında dolaşırken, kendi hareketiyle işlerin ritmini belirliyor; tıpkı bir şehrin sokaklarında kaybolur gibi.
Lo Brutto Stahl’ın sade, endüstriyel galeri mekânı da bu fikri destekliyor:
Beton zemin, yüksek tavan ve sessizlik — kentin soyut yankıları.

Jackson’ın sergisi, kent üzerine yazılmış felsefi metinlerle paralel düşünülebilecek bir anlatı sunuyor.
Henri Lefebvre’in “mekânın üretimi” kavramını, Italo Calvino’nun Görünmez Kentler’indeki hayal gücüyle buluşturuyor.

Apartman No:26 Notu

The Idea of a City, yalnızca bir sergi değil, kentsel bilinç üzerine bir egzersiz.
Shelby Jackson, New York’un mimari katmanlarını, Paris’in tarihsel ağırlığıyla buluşturuyor —
ve ortaya, mekânın bir düşünce olarak var olabileceğini hatırlatan bir yapı çıkıyor.

Bu sergi, kentlerin sadece yaşadığımız yerler değil, aynı zamanda düşüncelerimizi şekillendiren yapılar olduğunu hatırlatıyor.
Ve belki de bu yüzden, “şehir fikri” her zaman tamamlanmamış, her zaman inşa hâlinde.

📍 Sergi: The Idea of a City
🎨 Sanatçı: Shelby Jackson
🏛️ Mekân: Lo Brutto Stahl Gallery, Paris
📅 Tarih: 22 Kasım 2025 tarihine kadar devam edecek

Bu haber adada kalmaya devam etsin mi?

0 People voted this article. 0 Upvotes - 0 Downvotes.
Yükleniyor
svg