Sonbahar henüz yeni başlarken New York’taki sanatçılar şimdiden ev, benlik ve ölüm gibi varoluşsal temalara yöneliyor. Sezonun ilk haftalarında kentte öne çıkan dört sergi, kişisel hafızadan psikolojik testlere, çocukluk anılarından geometrik soyutlamalara uzanan bir içe dönüş yolculuğu sunuyor.
house-tree-person: a group iteration
📍 BlankMag Books, Chinatown
🗓️ 5 Ekim’e kadar
Psikoloji alanında kullanılan “house-tree-person” testinden yola çıkan bu grup sergisi, beden, ev ve toprakla kurulan ilişkileri farklı sanatçıların gözünden yeniden kuruyor. Standart testin ötesine geçen yorumlar, bilinçaltına açılan bir sergi deneyimi yaratıyor.
Emily Janowick
📍 Kate Werble Gallery, Soho
🗓️ 11 Ekim’e kadar
Sanatçının mısır bahçesi, hem topluluk projesi hem de kişisel hafıza mekânı. Kentucky’deki çocukluğunu bugünkü sanat yaşamıyla birleştiren Janowick, mizahi detaylarla (örneğin, arabada emniyet kemeri takan bitkiler) işi hafifletirken, toprağın belleğini de sahneye taşıyor.
Asako Tabata: Waiting for Bones
📍 Seizan Gallery, Chelsea
🗓️ 18 Ekim’e kadar
Annesinin kaybı ve kendi ölümlülüğü üzerine yoğunlaşan Tabata, resim ve karışık medya işleriyle kişisel yasın görsel bir günlüğünü sunuyor. Tabata’nın yapıtları, ölümün ağırlığını beklenmedik bir saflık ve şiirsellikle karşılıyor.
Stephen Westfall: Ornithology
📍 Alexandre Gallery, Upper East Side
🗓️ 25 Ekim’e kadar
Geometrik soyutlama geleneğini kuşların sembolik çağrışımlarıyla buluşturan Westfall, Op Art’ın ritmik kalıplarını bozarak yeni bir görsel dil yaratıyor. Keskin açılar, kuş imgesiyle birleştiğinde hem gizemli hem de ritmik bir dünya açılıyor.
✨ Apartman No:26 Notu
Bu dört sergi, New York sanat sahnesinin sonbahara nasıl bir içsel yoğunlukla girdiğini gösteriyor. Ölüm, doğa, bellek ve soyutlama arasında dolaşan işler, kentin ruh haline dair güçlü ipuçları sunuyor.
