Yükleniyor
svg

Dotty Attie “40 Years” Sergisi

Haziran 13, 20253 dk okuma süresi

Bir sanat eserine bakmak, çoğu zaman bitmiş bir hikayeyi okumaktır. Oysa Dotty Attie, 40 yılı aşan kariyerinde bize tam tersini öğretti: Bakmak, bir hikayeyi parçalarına ayırmak ve o parçalarla yeni, tekinsiz bir anlatı inşa etmektir. P·P·O·W Galerisi‘nin Londra’da sunduğu “40 Years”, bu öncü feminist sanatçının, sanat tarihinin gramerini nasıl sorguladığını gözler önüne seren kapsamlı bir retrospektif niteliğindeydi.

Attie’nin 1970’lerde, New York’un öncü feminist kooperatifi A.I.R. Gallery’deki ilk dönem eserleri, bu metodun temelini attı. Sadece grafit kalem kullanarak, 18. ve 19. yüzyıl Avrupa resminin tanıdık figürlerini ve manzaralarını küçük panellere ayırdı. Bu ızgaralara yerleştirilmiş görüntüleri, erotik bir romandan alıntılanmış metinlerle birleştirdi. What Surprised Them Most” (1974) gibi işlerinde, imge ve metin arasındaki bu gerilimli diyalog, izleyiciyi masum bir manzaranın ardındaki erotizmi veya bir portrenin altındaki gizli şiddeti sorgulamaya zorladı.

1980’lerin ortalarına gelindiğinde Attie’nin paletine renk, pratiğine ise yeni bir sorgulama katmanı eklendi. “After Ingres” (1985) adlı eseri, bu geçişin bir manifestosudur. Ingres’in ikonik Grande Odalisque‘inden ilham alan Attie, sanat tarihindeki idealize edilmiş kadın bedenini ve erkek bakışını mercek altına aldı. Bu, sadece bir ustanın yeniden yorumlanması değil, aynı zamanda o ustanın yarattığı “iffetli kadın” ve “pasif fahişe” arketiplerine yöneltilmiş keskin bir feminist eleştiriydi.

Kariyerinin ilerleyen dönemlerinde Attie, kamerasını Courbet gibi kanonik erkek sanatçıların gizli yaşamlarına ve arzularına çevirdi. “Disturbing Rumors” (1994) gibi serilerinde, sanat tarihinin ataerkil gizemlerini adeta birer bulmaca gibi yeniden düzenledi. Daha sonraki çalışmalarında ise eski Hollywood filmlerinden ve aile fotoğraflarından yola çıkarak, kimlik, adalet ve toplumsal cinsiyetin nasıl inşa edildiğine dair derin sorgulamalara girişti.

Dotty Attie’nin sanatı, izleyiciden katılım talep eden zeki bir oyundur. Onun ızgaraları, bize sunulanı olduğu gibi kabul etmek yerine, her zaman yüzeyin altındakini, metnin boşluklarını ve tarihin sessizliklerini sorgulamamız gerektiğini hatırlatır. “40 Years” sergisi, Attie’nin çağdaş sanatın en önemli öncülerinden biri olarak yerini pekiştiren, sanat tarihine nasıl daha eleştirel bakılacağını öğreten güçlü bir dersti.

Bu haber adada kalmaya devam etsin mi?

0 People voted this article. 0 Upvotes - 0 Downvotes.
svg

Aklında bir şey mi var?

Yorumları göster / Yorum bırak

Cevap ver

Yükleniyor
svg