Geçtiğimiz hafta Ankara, sokaklarına sızan gizemli ve şifalı bir sanatın durağı oldu. Anonim kent sanatçısı Ememem, Fransız Kültür Merkezi’nin davetiyle geldiği başkentimizde bir dizi dikkat çekici mozaik enstalasyon gerçekleştirdi. Bu dokunuşlar, şehrin bilindik köşelerine yeni bir ruh katarken, sanatın dönüştürücü gücünü bir kez daha gözler önüne serdi.
Kuğulu Park Çevresinde Sanatsal Bir İyileşme
Fransız Kültür Merkezi’nin Çankaya Belediyesi iş birliğiyle Ankara’ya davet ettiği Ememem, şehrin ikonik mekanlarından Kuğulu Park çevresinde toplam beş adet mozaik enstalasyona imza attı. Sanatçı, Ankara sokaklarında yaptığı keşifler sırasında belirlediği çatlakların ölçülerini aldı. Ardından, kendisine tahsis edilen atölyede mozaik tasarımlarını titizlikle hazırladı ve eserlerin montajını geceleri, şehrin dinginliğinde gerçekleştirdi. Bu çalışma süreci boyunca, Ememem’in Fransız Kültür Merkezi’ndeki atölyesi sanatseverlerin yoğun ilgisiyle karşılaştı. Sanatçı, her gün belirli saatlerde konuklarına tekniğini anlatarak yerel sanatçılarla bir araya gelme fırsatı buldu. Bu etkileşimler, sanatın sadece gözlemlenen bir eser değil, aynı zamanda paylaşılan bir deneyim olduğunu gösterdi.
Ememem ve “Flacking”: Şehirleri İyileştiren Sanat
Ememem, 2016 yılından bu yana kendi deyimiyle “Flacking – Çatlakları İyileştirme Sanatı” olarak adlandırdığı kentsel sanatıyla tanınan anonim bir figürdür. Onun basit malzemelerle geliştirdiği bu özgün teknik, dünyanın dört bir yanındaki diğer sanatçılar tarafından da benimsenmiş ve “flacking” terimi, kaldırımları onarmak için çalışan bu sokak sanatı dalını tanımlamakta kullanılır hale gelmiştir. Sanatçı, eserlerini, Fransızca “flaque” (su birikintisi) kelimesinden türettiği “flacks” olarak isimlendiriyor. Bu “flacks”lar, kamusal alanlardaki çukur ve çatlakları, seramik karolar ve mozaiklerle özel olarak tasarlanmış sanat eserlerine dönüştürüyor.
2016’dan bu yana 400’den fazla “kaldırım pansumanına” imza atan Ememem, kısa sürede uluslararası basının ve sosyal medyanın büyük ilgisini çeken bir fenomene dönüştü. Lyon’da başlayan bu “Çatlakları İyileştirme Sanatı” yolculuğu, Paris, Amiens, Sète, Torino, Milano, Barselona, Madrid, Stavanger ve Hamar (Norveç), Aberdeen (İskoçya), Carlow (İrlanda), Leipzig (Almanya) gibi pek çok şehre yayıldı. Son olarak, 2024’ten bu yana Chicago ve New York sokaklarında ve katıldığı çağdaş sanat fuarlarında da eserlerini sergilemeye devam ediyor. Şimdi ise, Ankara sokakları bu küresel sanat akımının yeni durağı oldu ve şehrin kalbine renkli, anlamlı bir dokunuş bıraktı.
Aklında bir şey mi var?
Yorumları göster / Yorum bırak