Aslıhan Kaplan Bayrak’ın “Yıldız Ada” başlıklı kişisel sergisi, insanın doğa ve evrenle olan ilişkisini keşfeden çok katmanlı bir düşünsel ve sanatsal süreç sunuyor. Ada, serginin hem fiziksel hem de kavramsal merkezinde yer alırken, doğa ile insanın karşılıklı etkileşimi üzerinden varoluşu sorguluyor. Aslıhan’ın yeni resimlerinde yatay ve dikey mekansal mimari öğelerden uzaklaşıp akışkanlık ve saydamlık hissine yönelmesi, onun sanatsal pratiğinde yeni bir aşamaya işaret ediyor. Bu süreçte, adanın sembolik ve doğrudan duyusal fenomenleri üzerinden geliştirilen resimler, izleyiciye kendini doğanın bir parçası olarak hissettiren bir deneyim sunuyor. Ada, rasyonel formlar yerine doğanın geçişleriyle iç içe geçmiş bir yaşamsallık matrisi olarak ele alınırken, serginin genel kurgusu da bu düşünsel akışkanlığı vurguluyor.
Aslıhan’ın yaklaşık yirmi yıldır süregelen sanatsal pratiği, zamanla değişen ve dönüşen bir süreç olarak karşımıza çıkıyor. “Yıldız Ada” sergisinde ise, gökyüzü ve yeryüzü arasındaki fiziksel ve duyusal fenomenler üzerinden insanın doğa ve evrenle olan ilişkisine dair sorular soruluyor. Suluboya resimlerindeki yalın anlatım dili, fazlalıklardan arındırılmış ve şiirsel bir sadelik taşıyor. Sergide yer alan kuş-balık isimli video yerleştirme de bu sadeliği pekiştirirken, izleyiciye doğanın içinde var olmanın anlamını sorgulatan bir atmosfer yaratıyor. 26 Eylül – 2 Kasım 2024 tarihleri arasında Labirent Sanat’ta gerçekleşecek bu sergi, doğayla bağ kurmanın yeni yollarını arayanlar için etkileyici bir deneyim sunuyor.
Aklında bir şey mi var?
Yorumları göster / Yorum yap