🪐 Analog estetik, uzay çağının nostaljisi ve sesin somut bir forma bürünmesi…
Eğer sesin bir şekli olsaydı, muhtemelen Love Hultén onu çoktan inşa etmişti.
İsveçli sanatçı, zanaatkâr, ses kâşifi… ama en çok da geleceğin geçmişten nasıl göründüğünü bilen biri.
Love Hultén’in işleri birer enstrüman değil; hem objeye hem sese hem de zaman duygusuna müdahale eden fütüristik heykeller.
Ahşap, metal ve elektronik bileşenler, onun ellerinde 1950’lerden fırlamış gibi duran, ama 2050’ye seslenen hibrit nesnelere dönüşüyor.
🌀 Kuantum Ahşap: Müzikal Heykeller
En yeni projeleri arasında yer alan bazı synth sistemleri, LED animasyonlar, lazer sensörler ve vintage radyo parçalarıyla birleşiyor. Ama mesele sadece işlev değil:
Her biri bir hikâye anlatıyor.
Bir tanesi çocuksu bir oyuncak kutusu gibi görünürken, bir diğeri sanki 1982 yapımı bir bilimkurgu filminden çıkmış uzay kontrol paneli gibi.
Ses burada sadece bir çıktı değil; bir karakter.
Hultén’in makineleri çalışmadan önce bile “çalışıyor gibi” hissediliyor. Çünkü estetikleri başlı başına bir sinyal veriyor:
Bu bir cihaz değil, bir ritim heykeli.
🎮 Atari’nin Kardeşi, Moog’un Kuzeni
Love Hultén’in dünyası sadece müzik değil; oyun konsolları, bilgisayarlar, tuhaf ekranlar ve analog bilgisayarlar da onun oyuncak kutusunda.
Bir bakıma çocukluğun, bilimkurgu estetiğiyle yeniden yazılması gibi.
Ve evet, hepsi çalışıyor. Ama çalışmasa da fark etmezdi; çünkü zaten başlı başına var olmaları yeterince şiirsel.
💬 Apartman No:26 Yorumu:
Fotoğraflar: LOVE HULTÉN
Aklında bir şey mi var?
Yorumları göster / Yorum bırak