Sheldon ve Penny Arasındaki O Unutulmaz An: “Benim Yerim!”
“The Big Bang Theory”nin sayısız ikonik anı arasında, Sheldon Cooper’ın oturma odasındaki “yeri” ile olan ilişkisi ve Penny’nin bu kutsal alanı “ihlal ettiği” o meşhur sahne, hem kahkaha tufanlarına hem de karakter gelişimine dair ince detaylara sahne olmuştur. Jim Parsons (Sheldon Cooper), o unutulmaz anın çekimlerinde yönetmen James “Jimmy” Burrows’un kendisine verdiği özel bir direktifi hala gülümseyerek hatırlıyor. Bu yönlendirme, sahneye apayrı bir derinlik katmış.
Parsons, Jessica Radloff’a verdiği röportajda o anı şöyle anlatıyor: “Penny, Sheldon’ın yerinde oturduğunda, Jimmy Burrows’un bana söylediği şu sözleri asla unutmayacağım: ‘O oturduğunda, seni bir kedi gibi istiyorum! Miyav! Oh hayır, bunu yapamazsın!’ Bu yönlendirme, o bölümü benim için adeta yeniden başlattı.” Parsons’ın bu “kedi gibi” tepkisi, Sheldon’ın bölgesine ne kadar düşkün olduğunu ve Penny’nin bu beklenmedik hareketi karşısındaki içsel rahatsızlığını mükemmel bir şekilde yansıtıyordu.
Dizinin yaratıcılarından Chuck Lorre ise canlı stüdyo izleyicisinin sahneye verdiği tepkiyi coşkuyla hatırlıyor: “O an seyirci resmen çıldırdı. Sheldon’ın nevrozlarına, o takıntılı hallerine bayılıyorlardı. Sahnede duruyordum ve Jimmy Burrows’a bakıyordum […] İkimiz de yüzümüzde kocaman bir gülümsemeyle birbirimize bakıyorduk. Bunun işe yaradığını, doğru yolda olduğumuzu biliyorduk. Her şeyin tam da olması gerektiği gibi yerine oturduğu, asla unutamayacağımız o sihirli anlardan biriydi. Her detayı doğru yakalamıştık.”
Bir diğer yaratıcı Bill Prady’nin de vurguladığı gibi, Sheldon’ın tepkisi tipik bir öfke patlaması değildi. Penny’ye bağırmıyor ya da onu zorla yerinden kaldırmaya çalışmıyordu. Aksine, son derece sakin ama bir o kadar da ısrarcı bir şekilde, kendine has mantığıyla Penny’ye neden tam da o noktada oturması gerektiğini nazikçe açıklıyordu: “Kışın bu koltuk, radyatöre yeterince yakın, ama aynı zamanda terletmeyecek kadar da uzak mesafede. Yazın ise tam karşısındaki açık pencere sayesinde doğrudan bir esinti alıyor. Televizyona direkt bu açıdan bakmak gerekiyor, aksi takdirde konuşmayı engelleyebilir ya da farklı açılardan bakıldığı için paradigma kaymasına neden olabilir.” Bu replik, Sheldon’ın dünyasının ne kadar detaylı ve değişmez kurallarla örülü olduğunun en net kanıtlarından biriydi.
Sahnenin devamında, eski bir erkek arkadaşını düşünerek gözyaşlarına boğulan Penny, bir peçete almak için yerinden kalkmaya yeltendiği anda Sheldon, adeta bir refleksle hemen her zamanki yerine kayıverir. Ancak Penny’nin yaşadığı duygusal çöküntü o kadar yoğundur ki, koltuktan doğal bir şekilde uzaklaşmak yerine, o anki hisleriyle adeta kendini bitişikteki duvara doğru bırakır, yaşadığı üzüntü tüm bedenine yayılır. Bu an, dizinin genel yapısı içinde son derece mükemmel bir şekilde işlenmiş olup, Sheldon için o “yerin” sadece bir koltuk noktası değil, karakterinin değişmez bir parçası olduğu ve her zaman ona ait olacağı duygusunu izleyiciye derinden hissettirir. Bu etkileşim, Sheldon’ın katı kurallarıyla Penny’nin duygusal dünyası arasındaki tezatlığı ve zamanla gelişecek olan karmaşık ama bir o kadar da samimi dostluklarının ilk sinyallerini vermesi açısından da büyük önem taşır.
Aklında bir şey mi var?
Yorumları göster / Yorum bırak