Akıştasın: Paris Yeniden Kurulurken: 68projects by Kornfeld’de “Made in Paris”

Yükleniyor
svg

Paris Yeniden Kurulurken: 68projects by Kornfeld’de “Made in Paris”

Kasım 7, 20254 dk okuma süresi

Berlin’in serin sonbahar akşamları, bu yıl Paris’in yankılarını taşıyor.
31 Ekim 2025’te başlayan, Fasanenstraße 68 numarada yer alan 68projects by Kornfeld, “Made in Paris” adlı sergisiyle çağdaş Fransız sahnesinin nabzını Berlin’e taşıyor. Küratörlüğünü sanat eleştirmeni Heinz-Norbert Jocks’un üstlendiği sergi, yalnızca bir şehir portresi değil — bir yeniden doğuş anlatısı.

19.yüzyıldan 1950’lere kadar dünyanın sanat başkenti olan Paris, uzun bir süre New York’un soyut dışavurumcu gölgesinde kalmıştı. Ama son yıllarda, hem Art Basel Paris+’ın yükselişi hem de yeni kuşak sanatçıların üretim enerjisiyle, Seine kıyısında yeniden bir kıpırdanma hissediliyor. İşte bu sergi, tam da bu hareketin içinden yükselen bir çağrının Berlin’e yansıması.

Yeni Paris Okumaları

“Made in Paris”te yer alan on iki sanatçı — Stéphane Couturier, Thomas Buswell, Edi Dubien, Émile Degorce-Dumas, Kenny Duncan, Liang Fu, Marina Gadonneix, Augustin Lignier, Viktoriia Oreshko, Alireza Shojaian, Vincent Voillat ve Jiechang Yang — Paris’in çok katmanlı yapısını yeni bir gözle yeniden kuruyorlar.

Her biri farklı bir dili konuşuyor:
Couturier mimarinin ritmini fotoğraflarla çözümlerken, Buswell ses ve nesne arasında titreşen bir ekosistem yaratıyor. Dubien’in hayvan figürleri, insanın kaybettiği sezgiyi temsil ediyor; Degorce-Dumas antik mitleri gündelik hayatın sıradan hareketleriyle iç içe geçirerek “modern bir mitoloji” öneriyor.

Kenny Duncan’ın talismanik heykelleri, Guadeloupe’un ruhani köklerinden gelen bir koruma enerjisi taşıyor. Liang Fu, figürü yarı saydam katmanlar ardında gizleyerek varlıkla yokluk arasındaki eşikte duruyor. Marina Gadonneix ise bilimin simülasyonlarıyla gerçekliğin kırılma noktasını araştırıyor.

Ve elbette, Alireza Shojaian — Tahran’dan Paris’e uzanan kişisel bir özgürleşme hikâyesiyle, queer bedenin görünürlüğünü cesaretle tuvale taşıyor.

Bir Şehrin Kolektif Nabzı

68projects’in beyaz duvarları arasında, tüm bu isimler birlikte bir kentsel ses haritası oluşturuyor.
Eserler arasında dolaşırken, Paris’in güncel sanat sahnesinin yalnızca estetik değil, politik bir güç olduğunu hissediyorsunuz.
Jocks’un küratöryel çizgisi, bu çeşitliliği rastlantısal bir mozaik olmaktan çıkarıyor; aksine, çağdaş Paris’in çokdilliliğini — farklı kökenlerden gelen sanatçıların aynı şehirde kurduğu geçici ittifakı — görünür kılıyor.

Bu anlamda “Made in Paris”, tıpkı dergiyle birlikte yayımlanan KUNSTFORUM International özel sayısı gibi, bir belgeleme projesi kadar bir tanıklık eylemi.

Apartman No:26 Notu

Şehrin Yeniden Çizilen Sınırları

Apartman No:26 olarak bu sergiyi, küresel sanat ekosisteminin merkez-çevre ilişkisini yeniden tanımlama çabasının bir parçası olarak okuyoruz.
Paris, bugün artık ne “kaybedilmiş” bir başkent ne de nostaljik bir düş. Aksine, sanatçılar arasında paylaşılan ortak bir laboratuvar alanı.

Berlin’de açılan “Made in Paris” sergisi, bu laboratuvarın sınırlarının coğrafyayla çizilmediğini kanıtlıyor.
Kentler artık birbirine geçiyor; tıpkı Couturier’nin çift pozlamalı mimarileri gibi.

📍 MADE IN PARIS
🗓️ 10 Ocak 2026 tarihine kadar devam edecek
📌 68projects by Kornfeld, Fasanenstraße 68, 10719 Berlin

Bu haber adada kalmaya devam etsin mi?

0 People voted this article. 0 Upvotes - 0 Downvotes.
Yükleniyor
svg