Kesinlikle keşfetmeye hazırız! Londra’nın kültürel haritasını yeniden çizecek, ezber bozan bir müze deneyimi kapıda: V&A East Storehouse! Daha kapısından girmeden fısıltıları duyuyorum: “Buranın büyüsüne kapıldım, kesinlikle geri geleceğim,” diyor biri, diğeri ekliyor, “Neredeyse nefes kesici bir yoğunluk!” Ve inanın bana, bu sadece başlangıç.
Alışılmışın Dışında Bir Müze Deneyimi
Unutun o bildik ağırbaşlı müze havalarını! Diller Scofidio + Renfro imzalı V&A East Storehouse, dışarıdan bakıldığında klasik sütunlar ya da süslü püslü çeşmelerle sizi karşılamıyor. Mermer zeminler yerine, sizi pratik bir metal merdivenle devasa bir atriyuma, adeta modern bir hazine odasına davet ediyor. Burası, tiyatro ve moda arasındaki o heyecan verici çizgide duran, sokak tarzı kıyafetlerden pop kültürünün ikonik parçalarına, heykelden tasarıma uzanan yaklaşık yarım milyonluk dev bir koleksiyona ev sahipliği yapıyor. Derin bir nefes alın, çünkü içeride sizi bekleyenler hayal gücünüzü zorlayacak!
Tarihin Amazon Deposu: Raflardan Fışkıran Hikayeler
Karşınızda 16. yüzyılın “merak odalarının” 21. yüzyıldaki sinematik bir yansıması duruyor; Londra kadar çeşitli, onun kadar öngörülemez eserlerle dolu. Bir yanda sıra sıra dizilmiş antika kılıçlar, hemen yanında doldurulmuş bir kaplumbağa, biraz ileride nostaljik kapiton televizyon setleri, bir helikopter bisiklet, Althea McNish’in canlı kumaşları, 1910’lardan kalma nadir bir süfrajet fuları, Roma freskleri ve hatta bir motosiklet! Tüm bu hazineler, katlara yayılan raflarda, adeta somutlaşmış tarihi bir Amazon deposu gibi sergileniyor. Ve evet, yanlış duymadınız, bu depodan nesne “sipariş edebiliyorsunuz!”
Devlerin Sahnesi: Picasso’dan İspanyol Tavanlarına
Bu inanılmaz koleksiyonun içinde öyle parçalar var ki, tek başlarına bile bir ziyaret sebebi. Dünyanın en büyük Picasso eserlerinden biri olan Ballets Russes’in “Le Train Bleu” adlı devasa sahne bezi, zemin kattan ya da yukarıdaki galeriden hayranlıkla izlenebilecek bir başyapıt. Biraz ileride, İspanyol mimarisinin görkemli bir örneği olan Torrijos tavanı, depo içinde kendine özel bir yer bulmuş. Frank Lloyd Wright tarafından bir Pittsburgh mağazası için tasarlanan parlak çam kontrplak Kauffman ofisi ise benim şimdiden favorilerim arasında!
Geleceğin Müzesi: Erişilebilir, Dinamik ve Senin!
Geleneksel müzeler genellikle koleksiyonlarının sadece küçük bir kısmını sergiler. Ancak Hackney’deki V&A East Storehouse bu anlayışı kökünden değiştiriyor. 31 Mayıs Cumartesi günü kapılarını açacak bu mekanda amaç, “anlamlı, demokratik bir erişim.” Yani, koleksiyonun sadece bir kısmı her zaman sergilenecek olsa da, rehberler ve küratörler sürekli değişen, dinamik bir yaklaşımla ziyaretçilere yepyeni perspektifler sunacak. Koleksiyonları incelerken daha fazla bilgi edinmek isterseniz, bir sonraki ziyaretinizde sizin için özel olarak hazırlanmış ekranlarla karşılaşabilirsiniz.
Dahası var! Eşsiz “Bir Nesne Sipariş Et”hizmeti sayesinde, tam 250.000 nesne veya 350.000 kitaptan birini seçip, onunla birebir, özel bir deneyim yaşayabileceksiniz. Eğer seçtiğiniz nesne masanıza gelemeyecek kadar büyükse, sizi ona götürecekler – adeta bir Indiana Jones macerası gibi! Citizen Kane’in değerli eşyalarını biriktirme kaygısının aksine, V&A East Storehouse kapılarını ardına kadar açıyor ve “bu kitap açık, kapalı değil” diyor.
Sürekli Değişen Bir Sahne
Bu etkileyici alanda, geçmişle bağ kuran cephelerin Hackney Wick’te yeniden hayat bulduğu köşeler, Robin Hood Bahçeleri’nin kalıntılarının ikinci bir şans yakaladığı alanlar gibi daha nice muhteşem mekan da mevcut. Raflardaki 100 mini küratörlü ekran, küratör ve teknisyenlerin giydiği canlı turuncu düğmelerle hoş bir tezat oluşturuyor. Hatta şu an sergilenen modern bir personel yeleğinin bile burada uzun süre kalması beklenmiyor; çünkü bu müze sürekli bir değişim içinde olacak, ilham verecek ve müze anlayışına meydan okuyacak.
(Fotograflar Londraist)
Kaçırmayın!
V&A East Storehouse, 31 Mayıs 2025 Cumartesi gününden itibaren her gün ziyarete açık olacak (bazı özel sergiler ve etkinlikler ücretli olabilir). Kapıdan içeri adımınızı atıp bu büyülü atmosferi soluyabilirsiniz, ancak “Bir Nesne Sipariş Et” hizmetinden faydalanmak için önceden rezervasyon yapmanız gerekecek.
Londra’nın kültürel sahnesinde bir dönüm noktası olmaya aday bu mekanı keşfetmek için daha ne bekliyorsunuz? Tarihin raflardan taştığı, geleceğin müzesi sizi çağırıyor!
Aklında bir şey mi var?
Yorumları göster / Yorum bırak