
İstanbul’un Piyalepaşa semtinde, kış güneşinin modern binaların cephelerinde yansıdığı şu günlerde, yeni yıl öncesi bizi çok katmanlı bir “eve dönüş” hikâyesi bekliyor. Bugün 24 Aralık 2025; yani Pi Artworks İstanbul’un ev sahipliği yapacağı Golden Family sergisinin açılışına sadece üç gün var.
Apartman No: 26’nın bu haftaki sanat rotasında; göçebeliğin özgürlüğü ile yerleşik hayatın güvenli limanı arasında mekik dokuyan, şiirsel ve ironik bir sergi var: “I Once Was a Wonderer, Too”
Sanatçı ikilisi Matt ve Natsue Golden’ın Londra’nın kaotik ritminden İngiliz kırsalının sessizliğine taşınma deneyimlerinden doğan bu sergi, folklorik sembolleri, mitolojiyi ve gökyüzü imgelerini bir araya getiriyor. Sergi, wanderer ile wonderer arasındaki o ince kelime oyunundan besleniyor.
Sergi, izleyiciyi iki farklı ama iç içe geçmiş kavramsal patikaya davet ediyor:
Kozmik Merak ve Hareket:
Constellations: Havada asılı kalmış sporcuların fotoğrafları ile yıldız kümelerini eşleştiren bu seri, insanın fiziksel sıçrayışı ile evrenin devinimi arasında şiirsel bir bağ kuruyor.
Roosters: Her sabah yeniden başlama cesareti gösteren horozlar, yerleşik hayatın rutinindeki gizli kahramanlığı temsil ediyor.
Juan Carlode: Sanatçıların kurgusal alter egosu olan bu gezgin karakter, kimlik ve aidiyet sorularını “Don Kişotvari” bir perspektifle tartışmaya açıyor.
İçe Bakış ve Yerleşiklik:
Kaplumbağa Terbiyecisi: Osman Hamdi Bey’in ikonik tablosuna gönderme yapan beton heykel, yerleşik hayatın o ağırkanlı ama sabırlı dönüşümünü alegorik bir dille ele alıyor.
Serendipity: Fotoğrafçı Bruno Baptista iş birliğiyle üretilen eserler, yerleşmenin getirdiği sessiz tesadüfleri ve otantik anları ahşap çerçeveler ve dökme beton gibi malzemelerle somutlaştırıyor.
Serginin en dikkat çekici duraklarından biri, yazar Samuel Fisher ile yapılan iş birliği: “What Is It About a Night Sky?”. Fisher’ın gece gökyüzüne dair dizelerinin geleneksel bir davulun üzerine yakılarak işlendiği bu eser, edebiyatı heykel formuna dönüştürüyor. Ayrıca, sanatçıların göçebelik geçmişlerini sorguladıkları “He Who Eats the Durian Smells of Durian” (Durian Yiyen Durian Kokar) yerleştirmesi, performans ve fotoğrafı birleştirerek kültürel karşılaşmaların izini sürüyor.
Mekân: Pi Artworks İstanbul, Piyalepaşa Bulvarı No: 32 B.
Tarih: 27 Aralık 2025 – 28 Şubat 2026.
Bir bulut gerçekten bir kafese hapsedilebilir mi, yoksa özü o demir parmaklıkların arasından süzülüp gider mi? Golden Family, bizi bu mindful bilmecelerle baş başa bırakıyor. İstanbul’un bu yeni sanat durağında, kendi “meraklı gezgin” kimliğinizle yüzleşmek için Piyalepaşa’ya doğru bir keşif yürüyüşüne çıkmanızı öneririm.






