Bronx’tan İlham Alan Bir Sergi
Bronx Müzesi’nde kapılarını açan “Çalışma Bilgisi: Paylaşılan Hayaller, Yeni Vadeli İşlemler” başlıklı sergi, çağdaş sanatı, topluluk oluşturma çabalarını ve yeni medya olanaklarını bir araya getiren dinamik bir laboratuvar niteliği taşıyor. Bu sergide sanatçılar, interaktif (etkileşimli) eserler aracılığıyla sosyal duyarlılığa sahip tasarımları, kuşaklar boyunca aktarılan hafızayı ve atalarımızdan miras kalan bilgeliği ele alıyor; böylece izleyicileri bu kritik temalar üzerine düşünmeye davet ediyor. Özellikle Bronx ve çevresinin ekolojik ve teknolojik dokusuna odaklanan bu yapıtlar; kodlama, bahçecilik, dinleme pratiği ve dans gibi birbirinden farklı unsurları ustalıkla bir araya getiriyor.
Serginin açılışında bizleri, hem ekolojik hem de toplumsal sürdürülebilirlik meselelerine derinlemesine eğilen eserler karşılıyor. Mary Mattingly’nin 2024-25 tarihli “Köklü” adlı çarpıcı çalışması, adeta bitki örtüsüyle kucaklaşmış, yaşamla dolup taşan çok katmanlı bir raf ünitesi olarak tasarlanmış. Bu ünitedeki cam kavanozlar ve teraryumlar, New York’un zengin bitki çeşitliliğinden örnekler sunarken, aynı zamanda iklim değişikliğinin kent yaşamı üzerindeki potansiyel etkilerine ve gelecekteki olası gelişimlere de dikkat çekiyor. Hemen ardından, Rasheedah Phillips ve Camae Ayewa’dan oluşan Siyah Kuantum Fütürizm kolektifinin 2025 tarihli “Sözlü Vadeli İşlemler Standı” ile karşılaşıyoruz. Bu interaktif alanda ziyaretçiler, kendi evlerini temsil eden yansımalarını ve gelecek hayallerini kaydederek kolektif bir “kuantum zaman kapsülü” oluşturma sürecine dahil oluyorlar. Sanatçılar bu çalışmalarıyla, gelecek nesillerle iletişim kurmayı amaçlayan çok yönlü ve katmanlı bir iletişim aracı sunduklarını vurguluyorlar.

Mary Mattingly, “Köklü” (2024–25)

Bir sonraki galeriye doğru ilerlerken, rampanın üzerinde Bronx Müzesi’nin Genç Konseyi ile işbirliği içinde tasarlanan, Lynne Yun’un 2025 tarihli “Concourse” adlı özgün yazı tipi (font) dikkatimizi çekiyor. Bu yazı tipinin kıvrımları ve açıları, Bronx’un coğrafyasını diğer bölgelerden ayıran, ona özgü o inişli çıkışlı tepelere ve vadilere zarif bir gönderme yapıyor. Üst kata çıktığımızda ise Stephanie Dinkins’in 2025 tarihli “Bronxbot” gibi ilgi çekici ve etkileşimli eserlerin yer aldığı bir alan bizleri bekliyor. Hemen yanı başında, Melanie Hoff’un 2024 tarihli “Dans Şiiri Devrimi” adlı çalışması bulunuyor. Bu eser, katılımcıları bir dans matına adım atmaya ve bu hareketleriyle soyut, politik içerikli şiirler üretmeye teşvik ediyor. Üretilen bu şiirler, Hoff ve topluluk üyelerinin Bronx’ta bir devrim olarak nelerin hayal edildiğine dair düşüncelerini içeriyor ve açık kaynaklı bir yazılım aracılığıyla hayat buluyor.
Bitişikteki duvarda ise Zainab Aliyu ve Amerikalı bir sanatçının ortak çalışması olan, 2020’de başlayıp halen devam eden “Karanlık Konuların Bronx Sözlüğü” adlı eser yer alıyor. Sanatçılar, devasa bir kara tahtayı andıran bu duvara kritik terimlerin, çeşitli çizimlerin ve spekülatif olasılıkların bir haritasını çıkarıyorlar. Ziyaretçiler de bu interaktif deneyime aktif olarak katılarak, sergilenen anahtar terimleri seçip kendi tanımlarını ve yorumlarını ekleyebiliyorlar. Dinamik ekranlar aracılığıyla sürekli güncellenen bu tanımlar, alt metninde ırk ve güç ilişkilerini sorgulayan bir “karanlık konular” sözlüğü oluşturarak izleyiciyi derin bir düşünceye sevk ediyor.
Serginin son galeri alanına geldiğimizde, Bronx’un gündelik yaşamına ve kültürel dokusuna samimi selamlar gönderen birkaç eserle karşılaşıyoruz. Azikiwe Mohammed’in 2025 tarihli “El Carrito de Comida de DeAndre / DeAndre’nin Gıda Arabası” adlı çalışması, Güney Bronx sokaklarındaki gündelik meyve arabalarından ilham alıyor ve bu tanıdık manzarayı sanatsal bir dille yeniden yorumluyor. Ziyaretçiler, hemen yakındaki dekoratif yastıkların üzerine oturarak Kite ve Alisha B. Wormsley’in 2024 tarihli “Cosmologyscape” adlı etkileyici eserini deneyimleme fırsatı buluyorlar. Bu çalışma, Lakota kültürünün görsel ikonografisini Siyah Amerikan kapitone yapım gelenekleriyle ustaca harmanlayarak dijital bir yorgan formunda büyüleyici bir görsel anlatı sunuyor.

Lynne Yun, “Concourse” (2025)
Ari Melenciano’nun 2025 tarihli “Cosmeage” adlı eseri ise, pan-Afrika performans geleneklerine yenilikçi ve çağdaş bir yorum getiriyor. Eserin başlığındaki “Kozmos” ve “Lineage” (Soy) kelimeleri, serginin genelinde hissedilen, atalardan kalan bilgi birikimi ile günümüzün dijital uygulamaları arasındaki kesişimleri araştıran geniş kapsamlı temayı mükemmel bir şekilde temsil ediyor.
“Çalışma Bilgisi” sergisi, yapay zekanın çevresel etkilerine de dikkat çekerek, bu tür teknolojilerle bilinçli ve dikkatli bir etkileşim kurulması gerektiğini vurguluyor. Sergi, her şeyden öte, Bronx topluluğuna duyduğu derin uyum ve hassasiyet ile öne çıkıyor ve bu sayede önemini daha da artırıyor. Sergide yer alan her bir sanatçı, Bronx’un topluluklarına, manzaralarına ve politik atmosferine dair özgün bir bakış açısı sunarak, ilham verici ve düşündürücü bir işbirliğine imza atıyor.

Azikiwe Mohammed, “El Carrito de Comida de DeAndre / DeAndre’nin Gıda Grafiği” (2025)
Aklında bir şey mi var?
Yorumları göster / Yorum bırak