
Büyük bir beklenti, büyük bir hayal kırıklığı… Netflix’in “The Witcher” serisi, en başından beri istikrarsız bir çizgide ilerlemiş olsa da, 4. sezon için her şey yeniden başlama şansına sahipti. Henry Cavill’ın ardından Liam Hemsworth’ün Geralt of Rivia rolünü devralması, diziye yeni bir sayfa açma fırsatı sunmuştu. Ancak eleştirmenler, dizinin bu potansiyeli fena halde boşa harcadığını ve 4. sezonun, serinin şimdiye kadarki en zayıf halkası olduğunu belirtiyorlar.
İşte dizinin 4. sezonu hakkında tüm ayrıntılar:
The Witcher’ın 4. sezonu, parlak anlarla anıtsal hatalar arasında sürekli gidip gelen, eşitsiz bir kaliteye sahip. Bu tutarsızlık, diyalogdan oyuncu performanslarına kadar yayılıyor; bir sahnede duygusal bir itiraf sizi etkilerken, hemen ardından gelen cümleler, Andrzej Sapkowski’nin o tuhaf ve fantastik dünyasından tamamen kopuk hissettiriyor.
Yeni sezonun en büyük sorunları, Sapkowski’nin eserini kötü anlaması ve kanonda affedilmez değişiklikler yapmasından kaynaklanıyor. Sezon, Geralt’ın (Liam Hemsworth), Jaskier (Joey Batey) ve Milva (Meng’er Zhang) ile Nilfgaard’a doğru tehlikeli yolculuğunu takip ediyor. Öte yandan Yennefer (Anya Chalotra), güçlü müttefikler ararken Montecalvo’da Vilgefortz (Mahesh Jadu) ile kaçınılmaz bir çatışmaya sürükleniyor. Bu arada, her ikisinin de çaresizce aradığı Ciri (Freya Allan) ise, Falka kimliğini benimseyerek The Rats (Sıçanlar) ile şiddetli bir hayata atılmış durumda.
Dizi, bu olayları birbirine bağlarken kabul edilemez karakter kayıpları yapıyor; bazı ana karakterler çok erken öldürülerek anlatı amaçlarından mahrum bırakılıyor. Kitaplarda her eylem, savaşla boğuşan Kıta’nın kaderine bağlıyken, dizi kilit olayları sosyo-politik etkilerini göz ardı ederek yalıtılmış olaylar olarak sunuyor. Örneğin, Büyücüler Locası’nın (Lodge of Sorceresses) karmaşık motivasyonları, Montecalvo’daki çatışma uğruna tek boyutlu hale getiriliyor.
Sezonun tüm aksaklıklarına rağmen, bazı noktalar övgüyü hak ediyor:
Yeni karakterler arasında nazik Regis (Laurence Fishburne) ve kurnaz Skellen (James Purefoy) gibi isimler olsa da, Purefoy hariç çoğu karakter, zayıf senaryo nedeniyle derinleşemiyor.
Ancak bu sezonun geneli, potansiyeli boşa harcayan, keskinleştirilmemiş bir silaha benziyor. “The Witcher”ın evreninde sonsuz potansiyel olsa da, 4. sezon, serinin şimdiye kadarki en zayıf girişi olarak kalıyor.
Dizi Bilgileri:






