Yükleniyor
svg

Gündelik Mucizeler — Kalyon Kültür, Taş Konak

Ekim 10, 20254 dk okuma süresi

Kalyon Kültür’ün tarihi Taş Konak mekânında düzenlenen “Gündelik Mucizeler”, sıradan olanın içinde saklı olağanüstülüğü görünür kılan, izleyiciyi fark etmeye, yavaşlamaya ve yeniden bakmaya davet eden bir sergi. Gerçek dönüşümün gösterişli anlarda değil, “neredeyse fark edilmeyen” küçük titreşimlerde gizli olduğunu hatırlatan bu seçki, on sanatçının ortak sezgisel alanında şekilleniyor.

Hannah Arendt’in “Dünyaya bırakılmışlık hâlimiz, başkalarıyla birlikte var olmaya mecbur oluşumuzdur.” sözü, serginin düşünsel eksenini oluşturuyor. Taş Konak’ın belleğinde biriken izler, doğanın ve gündelik hayatın sessiz mucizeleriyle birleşerek izleyiciye ortak bir varoluş alanı sunuyor. Burada hiçbir şey yüksek sesle konuşmuyor; renk, biçim, malzeme ve dokularla sessiz bir diyalog kuruluyor.

Ayla Turan’ın beyazın sessiz çığlığıyla şekillenen heykelleri, bastırılmış duyguların zarif yüzeye sızışını anlatıyor.
Ebru Kocaer’in “Görünene Dair Bir Harita”sı, hayatın içinden anları ve unutulmuşlukları görünür kılarak izleyiciyi bir sezgi haritasına davet ediyor.
Ecem Dilan Köse, “Titreşimler Arasında” adlı çalışmalarıyla dijital formlar ve fiziksel yaşam arasındaki geçişkenliği duyumsatıyor.
Erhan Lanpir’in mitlerle dolu resimleri, geçmişin çoktan unutulmuş tanrılarını bugünün gerçeküstü atmosferine taşıyor.
Gülveli Kaya’nın “Field of Struggle” serisinde mücadele, yaşamla kurulan iki yönlü bir direnç hâline dönüşüyor.
Muhammet Bakır’ın yapısal kompozisyonları, tamamlanmış fikirleri reddederek düşünmenin kendisini uzatan, sürekli bir sorgulama öneriyor.
Mr. Hure’ün soyut düzenlemeleri, biçimin dağılma anlarını araştırarak izleyiciyi bir bilinç boşluğuna bırakıyor.
Saghar Daeiri’nin işlerinde sessizlik, biçim arayışının temel zemini olurken, izleyici bakışın ötesine geçmeye çağrılıyor.
Seydi Murat Koç’un kent ve hafıza üzerine kurulu resimleri, metal, pas ve beton yüzeyler aracılığıyla politik belleği yapıbozuma uğratıyor.
Zeynep Abacı’nın parlak ve doygun renkleri ise rengin söze dönüştüğü, soyutlamanın duygusal bir dengeye kavuştuğu bir alan yaratıyor.

Her sanatçının işi, kendi içinde bir “gündelik mucizeyi” temsil ediyor — bir rengin geri çekilişi, bir formun sessizliği, bir nesnenin bekleyişi… Bu sergi, gösterişli bir doruğa ulaşmak yerine, izleyiciyi hayatın sessiz kıvrımlarında dolaşmaya davet ediyor.

“Gündelik Mucizeler”, duyularla başlayan ve düşünceyle derinleşen bir deneyim sunuyor.
Kalyon Kültür’ün tarihî Taş Konak’ında 25 Haziran – 17 Ekim 2025 tarihleri arasında görülebilir.

📍 Yer: Kalyon Kültür – Taş Konak, İstanbul
🕰️ Tarih: 17 Ekim 2025 tarihine kadar devam edecek

Bu haber adada kalmaya devam etsin mi?

0 People voted this article. 0 Upvotes - 0 Downvotes.
Yükleniyor
svg