Akıştasın: Interior Motives: Hauser & Wirth’te Mekanlar ve Kimlikler Arasında Bir Sergi!

Yükleniyor
svg

Interior Motives: Hauser & Wirth’te Mekanlar ve Kimlikler Arasında Bir Sergi!

Ağustos 27, 20253 dk okuma süresi

Londra’nın sanat takvimi, Hauser & Wirth galerisinde gerçekleşecek, mekanın sadece fiziksel bir yapı değil, aynı zamanda psikolojik bir kurgu olduğunu araştıran bir sergiye ev sahipliği yapıyor. 20 Eylül 2025 tarihine kadar sanatseverlerle buluşacak olan “Interior Motives” adlı bu grup sergisi, Koak, Ding Shilun ve Cece Philips gibi çağdaş ressamların iç dünyalarını tuvale taşıyor. Bu sergi, her bir sanatçının kendine özgü diliyle, içinde yaşadığımız mimari ve evsel ortamların benlik, anı ve aidiyet duygumuzu nasıl şekillendirdiğini gözler önüne seriyor.

Evin İçinde Özgürleşen Figürler

Koak’ın resimleri, rüya gibi ev içi mekanlarda kadın figürlerini tasvir ederek, ev içinde kadınlardan beklenen toplumsal rolleri ve erkek sanatçılar tarafından yapılan geleneksel kadın portrelerini sorguluyor. Japon ve Avrupa animasyonlarından ödünç alınan grafik estetiğiyle Koak, pencereler, yumuşak mobilyalar, saksılar ve vazolar gibi tanıdık ev ikonografilerini kullanarak, figürlerinin özgürleştiği ve kendi iradelerine sahip olduğu alternatif iç mekanlar inşa ediyor. Sanatçının sanat tarihi tasvirlerine getirdiği çağdaş yorumu, hayali ve gerçek arasındaki ayrımı bulanıklaştıran canlı bir renk paletiyle pekişiyor.

Ding Shilun’un hayali dünyalarında yaşayan karakterler, çoğu zaman sanatçının kendisinin, hissettiği duyguların ve zihnindeki düşüncelerin birer somutlaşmış hali. Sanatçının dünya kurma pratiği, izleyicinin tasvir edilen karakterler ve uyandırılan duygularla özdeşleşmesini sağlamak için evsel mekanlarda bulunan gündelik nesnelere dayanıyor. Japon mangası ve geleneksel Çin resminden esinlenen bir stille, sanatçının iç mekanları, izleyicinin gerçeklik algısını sorgulayan fantastik ve mitolojik unsurlar içeriyor.

Cece Philips’in resimlerinde pencerelerden kapılara, koridorlardan duvarlara kadar ev ortamlarının mimari kalıpları, görsel bir çerçeveleme aracı olarak işlev görüyor. Pratiğinin ayırt edici bir özelliği olan parlak ışık, izleyiciyi eserin içine çekiyor ve iç mekanlarda yönlendiriyor, ancak izleyici hiçbir zaman sahnenin bir parçası olmuyor; adeta bir “flanör” gibi gözlemliyor. Hollanda Altın Çağı’nın ve Félix Vallotton’un günlük ev yaşamı resimleri gibi, burada da bir anlatı ima ediliyor. Philips, izleyicinin hayal gücü ve kendi iç dünyalarıyla detayları doldurmasını teşvik ediyor. Rengin kullanımı, figürlerin ruh halini ve içsel gerçekliklerini yansıtan psikolojik bir okuma önererek, anlatıma bir katman daha ekliyor. Bu içsellik keşfi, hem konu hem de izleyici, hem gözlem hem de içgözlemle ilgili bir sorgulama.

 

Bu haber adada kalmaya devam etsin mi?

0 People voted this article. 0 Upvotes - 0 Downvotes.
Yükleniyor
svg