R.L. Stine’ın o unutulmaz dünyasına dalıp, tüylerimizi diken diken eden anıları yad edelim. Bakalım benim sıralamamla seninkiler ne kadar tutacak? Hazırsan, 90’ların o efsane “Goosebumps” dizisinden, beni en çok etkileyen bölümlere doğru bir yolculuğa çıkalım!
Ah, R.L. Stine! Genç zihinlerimizi korkuyla tanıştıran usta, değil mi? “Goosebumps” ve “Fear Street” serileriyle hepimizin kalbine (ve biraz da korkularına) dokundu. Hatırlarsın, “Goosebumps” özellikle daha küçük yaştaki bizlere hitap etse de, her kitabında farklı korku ögelerini cesurca işlemişti. 90’larda “Are You Afraid of the Dark?” gibi dizilerle büyüdüysen, “Goosebumps”ın televizyon uyarlamasının da o dönemin vazgeçilmezi olduğunu bilirsin. Hatta Jack Black’in Stine’ı canlandırdığı 2015 filmi ve 2023’teki Disney+ ile Hulu serisi bile Stine’in eserlerinin ne kadar aile dostu (!) korku hikayeleri sunduğunu bir kez daha kanıtladı.
Şimdi gel, seni 1995’te yayınlanan o unutulmaz 90’lar antoloji serisine götüreyim. Stine’in hikayelerinin birebir uyarlandığı, bazen de soluksuz izlediğimiz birkaç bölümlük maceralara dönüştüğü o efsane yapıma! “Goosebumps” her ne kadar eğlenceli yanlarıyla öne çıksa da, itiraf edelim, bazı bölümler anne babalarımızın beklediğinden çok daha derine işleyen korkular barındırıyordu.
İşte benim için orijinal 90’lar serisinden sıraladığım 12 en korkunç “Goosebumps” bölümü:
- Kampa Hoşgeldin Kabusu Listemizin 12. sırasında, belki de birçoğumuzun kamp hayallerini kabusa çeviren bu bölüm var. Genç Billy Harlan’ın (Kaj-Erik Eriksen) o masalsı tatil umutları nasıl da bir dizi kabusla yerle bir olmuştu, hatırladın mı? Diğer kampçılar bir bir ortadan kaybolmaya başladığında, Billy’nin o tüyler ürpertici, kıllı canavar avcılarının peşinde olduğunu anlaması… Bölüm, son ana kadar “acaba kim?” gerilimiyle ilerleyip, bizi de kendi içimizde bir korku yolculuğuna çıkarmıştı.
- Yaşayan Kukla III 11 numarada ise “Goosebumps” evreninin en ikonik kabuslarından biri: Slappy! Kuklaların ne kadar ürkütücü olabileceğini en iyi “Goosebumps” bilir, değil mi? Hele ki Slappy söz konusuysa! Bu bölümde o şeytani kuklamız yine sahnede. Bir ailenin masumane kukla koleksiyonuyla başlayan hikaye, Slappy’nin çocukları kendisi gibi yaşayan kuklalara dönüştürme planıyla nasıl da dehşet verici bir hal almıştı!
- Lanetli Maske II İlk bölümüyle hepimizi koltuklarımıza çivileyen “Lanetli Maske”nin bu iki bölümlük devamı da az değildi hani! Genç Steve Boswell’ın (John White) o ürkütücü eski maske dükkanına adeta çekilmesi ve oradaki lanetli bir maskeyle baş etme mücadelesi… O maskenin yavaş yavaş karakterini ele geçirmesi gerçekten sinir bozucuydu.
- Korku Ülkesi’nde Bir Gün Morris ailesinin bir korku tema parkında geçirdiği o “eğlenceli” gün… Başlangıçta her şey ne kadar da neşeli bir macera gibi görünüyordu, değil mi? Ama sonra o parkın aslında gerçek tehlikelerle dolu bir kabus yuvası olduğu ortaya çıkınca, hepimizin içini bir ürperti kaplamıştı. Oradan çıkış yolu bulma çabaları hâlâ aklımda.
- Ateş Bataklığının Kurt Adamı Ateş Bataklığı’na yeni taşınan Grady Tucker’ın (Brendan Fletcher) ormanda duyduğu o garip sesler ve gördüğü gölgeli figürler… Kurt adam efsanelerinin çocuksu bir merakla nasıl da gerilim dolu bir maceraya dönüştüğünü bu bölümde görmüştük. Grady’nin, yanı başında gezinen tehlikeden habersiz olması ise gerilimi iyice artırıyordu.
- Korku Kulesinde Bir Gece Bu bölümle birlikte zamanda yolculuk yapıp, Londra’nın kasvetli geçmişine gitmiştik. Sue ve Eddie’nin kendilerini bir anda geçmişte, ürkütücü bir kulede ve cani bir figür tarafından takip edilirken bulmaları… Tarihi atmosferle korkunun birleşimi gerçekten etkileyiciydi.
- Ölüler Evine Hoşgeldiniz “Goosebumps” serisinin o meşhur açılış bölümü! Benson ailesinin yeni taşındıkları mahalledeki o esrarengiz komşularıyla yaşadıkları gerilim dolu anlar… Her şeyin normal göründüğü bir kasabanın altında yatan karanlık sırlar, bu bölümde ustaca işlenmişti.
- Bodruma Girmeyin Margaret’in, babasının davranışlarındaki tuhaf değişimlerden duyduğu endişe… Babasının bodrumda kendini kapalı tutması ve oradan gelen garip sesler… Margaret’in o bodruma inmeye cesaret ettiği anlarda, babasının korkunç bir sır sakladığını öğrenmemizle birlikte hepimiz şok olmuştuk. Bitkilerle ilgili bu kadar korkutucu bir hikaye olabileceği kimin aklına gelirdi ki?
- Peygamberdevi Dedi Ki! (Orijinal adıyla “Say Cheese and Die!”) Hani o eski, lanetli fotoğraf makinesini bulan genç vardı ya? Çektiği her fotoğrafın gelecekteki kabus dolu olayları haber vermesi… İnsanın kanını donduran, adeta bir “Son Durak” (Final Destination) filmi tadında bir gerilimdi, değil mi? O fotoğrafların bir sonraki kurbanı kim olacağını beklemek çok sinir bozucuydu.
- Taş Evdeki Korkuluk Korkuluklar! O cansız mankenlerin nasıl da korkutucu bir varlığa dönüşebileceğini bu bölümde iliklerimize kadar hissetmiştik. Tarlada usulca duran korkulukların geceleri canlanıp ailenin başına bela olması, tam bir kabustu. Özellikle o ay ışığında hareket eden silüetleri unutmak mümkün değil.
- Yaşayan Kukla II Slappy’nin ilk kez tam anlamıyla sahneye çıktığı ve o sadist, ürkütücü tavırlarını sergilediği bölüm! Evet, “Yaşayan Kukla III” de korkunçtu ama Slappy’nin o ilk ortaya çıkışındaki tekinsizlik, o gözlerindeki şeytani pırıltı… Bu bölüm, Slappy’nin neden “Goosebumps”ın en korkutucu karakterlerinden biri olduğunu kanıtlar nitelikteydi. Amy’nin çaresizliği hâlâ aklımda.
- Lanetli Maske Ve işte zirve! Listemin 1 numarası, belki de tüm serinin en unutulmaz, en rahatsız edici bölümü: Lanetli Maske. Hani ilk bölümüyle (bazı kaynaklarda HBO özel bölümü olarak da geçer) hepimizi derinden sarsmıştı ya? Carly Beth’in o Cadılar Bayramı için aldığı maskeyle yaşadığı dönüşüm, o çaresizliği ve yüzleştiği korku… İnan bana, nesiller boyu akıllardan çıkmayacak, insanın içine işleyen bir deneyimdi. O maskenin yüzden çıkmaması, karakterini ele geçirmesi… Benim için “Goosebumps” denince akla ilk gelenlerden!
“Goosebumps” serisinin her bir bölümü, bizlere adeta birer korku kokteyli sundu, öyle değil mi? Kimimiz kuklalardan, kimimiz kurt adamlardan, kimimiz de o uğursuz maskelerden nasibini aldı.
Peki, senin için en korkunç “Goosebumps” bölümü hangisiydi? Hangi bölüm geceleri uykularını kaçırdı ya da arkadaşlarınla konuşurken tüylerini diken diken etti? Yorumlarda benimle paylaş, bakalım en çok hangisinde hemfikir olacağız!
Aklında bir şey mi var?
Yorumları göster / Yorum bırak